23 Ağustos 2013 Cuma

STSL 2. Hafta Elazığspor - Karabükspor

elazigspordan_altin_degerinde_3_puan13670891880_h1019520
 
Açıkçası maç öncesi tedirginlik hakimdi. Buna sebep de rakip analizinde belirttiğimiz üzere Kasımpaşa takımında bulunan birbirinden yenetekli oyuncuların yanısıra, sadece bir kamp döneminde çalışma imkanı bulan Karabüksporlu oyuncuların göstereceği soru işaretlerine sebep olan performansıydı. Fakat Tolunay Kafkas’ın takıma elinin değdiği o kadar netti ki bunu görmemek imkansızdı.
 
Kendine güven duyduğu her halinden belli olan, ayağa paslarla, mecbur kalınmadıkça topların gelişigüzel uzaklaştırılmadığı, duran topların bilinçli kullanıldığı oyun sistemi ilk yarım saatlik süre zarfında bize yansıyanlardı. Geçen sezondan kalma alışkanlıklar da yok değildi tabii. Özellikle topun rakibe bırakılması konusunda biraz aşırıya gidildiği oldu. Yine de izlediğimiz oyun, belki de ilk kez bir sezona girerken ağzımızda tat bıraktı. Üstelik bunu güçlü bir rakibe karşı, maç boyunca önemli bir pozisyon vermeden net bir skorla galip gelerek başarabilmek bizim için ayrı bir mutluluk kaynağıydı…
 
Oyuncuların bireysel performansları da beklentilerin üzerindeydi. Yeni transferlerden başlayacak olursak;
Kaleci Boy Waterman şahsen tereddütle yaklaştığım isimlerden birisiydi. 90 dakika içerisinde yaptığı kurtarışların yanısıra duruşuyla da kalesinde güven verdi. Savunmada Puygrenier beklendiği gibi liderlik özelliklerini gösterdi. Hava toplarındaki hakimiyeti ve topu oyuna sokuşlardaki başarılı görüntüsü takımın önemli kozlarından biri olacağının izlenimini verdi. Yalnız Mabiala ile aralarında zamana ihtiyacı olduğu da gözlerden kaçmadı. Orta sahada görev alan Samba Sow maçın tam anlamıyla yıldızıydı. Enerjisi, toplu ve topsuz oyundaki performansıyla ben buradayım dedi. Hakan Özmert’in 3 sezon önceki halinden pasajlar sunması, Gökhan Ünal’ın bu takıma bir şeyler verecek olması ve gelecek muhtemel transferleri de düşündüğümüzde bizim her hafta maçlarını sabırsızlıkla bekleyeceğimiz bir Karabükspor’un sinyalini verdi. Yaklaşık 1 yıldır toptan uzak olan Uğur Uçar’ın sol bek kumarı, geçtiğimiz sezon sık sık dile getirdiğimiz yaratıcı oyuncu eksikliği ise takımdaki dezavantajlar olarak gördüklerimizdi. Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda söyleyebiliriz ki görüntü şu an için gayet parlak. Bu düşüncelerimizin daha belirgin bir hal alması için takımı bir de deplasmanda izlemekte fayda var…
 
Sezonun ilk deplasmanına Elazığspor karşısında çıkıyoruz.  Geçtiğimiz sezon kümede kalmayı Yılmaz Vural yönetiminde, özellikle ligin ikinci yarısındaki iç saha performansıyla başaran Elazığspor sezon sonunda tecrübeli teknik adamla yollarını ayırmıştı. Bu ayrılık için şahsen Yılmaz Vural’ı eleştirenlerdendim. Çünkü yıllardır bildiğimiz can simidi pozisyonundan çıkıp kendi takımını kurma şansı yakalamıştı. Yönetim de kendisiyle çalışma niyetindeydi fakat ayrılmayı tercih etti. Ancak gerek transfer döneminde yönetimin izlediği politika, gerekse Elazığ cephesinden yükselen dedikodular Yılmaz Vural’ın haklılığını ortaya koyar nitelikte.
 
Elazığspor yönetimi ”transferde benim sözüm geçer” deyip Yılmaz Vural’la yolları ayırmasının ardından uzun süre Nurullah Sağlam’la anlaşma zemini aramıştı. Hatta hocanın şehre geldigi ve anlaşmanın sağlandığı söylenmişti ama nedense resmiyete dökülemedi. Bu gelişmelerin ardından sürpriz bir kararla Norveçli teknik adam Trond Sollied takımın başına getirildi. Sollied’in kariyerine baktığımızda başarılı bir teknik adam olduğunu söylemek mümkün. Oyun felsefesinin hücum odaklı olduğu bilinen Sollied’in Elazığspor’da belirli imkanlar dahilinde başarılı olup olamayacağını ve ne kadar sabredileceğini ise zaman gösterecek…
 
Elazığspor takımının transfer döneminde aktif bir görüntü çizdikleri söylenemez. Sedat Bayrak, Orhan Ak, Sinan Kaloğlu, Mehmet Çakır gibi geçtiğimiz sezonki başarıda pay sahibi olan tecrübeli isimlerle yollar ayrılırken; Serdar Özkan, İbrahim Kaş, Çağlar Birinci ve Mehmet Nas gibi nasıl katkı sağlayacakları soru işareti oluşturan ve yeterlilikleri tartışılan transferler yapıldı. Yabancı transferlerinde de takıma seviye atlatır denebilecek hamlelerin olduğunu söylemek güç. Geçtiğimiz sezonu Katar Liginde tamamlayan Youssouf Hadji ve son olarak geçtiğimiz günlerde transferi resmiyet kazanan Luke Moore transferleri gerçekleşmişti. Bu oyuncuların Amr Zaki ve Herve Tum paralelinde mi performans göstereceği, yoksa artı değer mi katacağı muamma. Bu oyuncuların yanısıra Noyan Öz, Deniz Yılmaz ve Onur Ayık gibi gelecek vadeden genç gurbetçiler kadroya dahil olan diğer isimler oldu.
 
Akhisar Belediye karşısında izlediğimiz Elazığspor hücumda üretkenlikten uzak, oyuncuları hala birbirlerini tanıma aşamasında olan, savunmada tedirgin bir görüntü çizdi. Maçın başından sonuna kadar Akhisar hakimiyetinde bir oyun izledik. Bunun sonucunda da mağlubiyet kaçınılmazdı. Bu sonuçta Sollied’in yaptığı kadro tercihlerinin de etkisi vardı diyebiliriz. Geçtiğimiz sezonun öne çıkan oyuncularından Aydın Karabulut ve Köksal Yedek’in ilk 11′de tercih edilmemesi gibi sürpriz tercihler vardı. Oyuncuların birbirlerini tanımalarından ziyade Sollied’in oyuncularını henüz tam olarak tanıyamadığı göze çarptı.
 
Kadro incelemesine geçmeden evvel belirtmemiz gereken önemli bir husus var. İlk haftadaki Akhisar deplasmanına Noyan Öz, Yousouf Hadji, Deniz Yılmaz ve Marvin Zeegelaar gibi oyuncuların lisans problemi nedeniyle eksik bir kadro ile gitmişlerdi. Zeegelaar haricindeki oyuncuların lisans sorunu çözüldü ve görev verilmesi halinde kadroda yer alacaklardır…
 
Kalelerinde geçtiğimiz sezon olduğu gibi Vanja Ivesa yer alıyor. Ivesa da ligde kalma başarısı gösteren takımın en önemli figürlerinden biriydi. Yaptığı kurtarışlarla kritik süreçte takımına hayati puanlar kazandırmıştı. Ancak hazırlık karşılaşmalarındaki görüntüsüyle bu sezona pek iyi hazırlandığı söylenemez. Akhisar maçının son dakikalarında yaptırdığı penaltı ile de cezalı duruma düştü ve bize karşı forma giyemeyecek. Kalede muhtemelen Adanaspor’dan yeni transfer Zülküf Özer yer alacak. Bu durum geçtiğimiz sezon bize karşı oldukça başarılı maçlar çıkaran Ivesa’yı düşündüğümüzde avantaj olarak görünüyor.
 
Savunmanın göbeğini geçen sezon Sedat Bayrak ve Fabio Bilica ikilisi ile götürmüştü Elazığspor. Bu ikiliye zaman zaman Görkem Görk katılıyordu. Sezon sonunda Sedat Bayrak’la yollar ayrılırken İbrahim Kaş takviyesi geldi. Hem hazırlık döneminde, hem de ligdeki Akhisar karşılaşmalarında görüldü ki geçtiğimiz sezon zaman zaman oynama şansı bulan Bilica ve Görkem ikilisi bu bölgede tercih edilecek. İbrahim Kaş ise gerekli durumlarda şans bulacak. Tabii bu bizim şimdilik öngörümüz. İlerleyen haftalar neler getirir bilinmez ama savunmada güven verildiği söylenemez. Her iki oyuncunun da yaptıkları bireysel hatalar pahalıya maloluyor. Akhisar karşısında da bunu gözlemledik. Özellikle Akhisar forveti Niasse karşısında her iki oyuncu da zor durumlara düşmüştü. Ayrıca Bilica’nın disiplinsiz tavırlarının devam etmesi durumunda bunları görmezden gelecek ve sineye çekecek bir Yılmaz Vural olmayacak…
 
Savunmanın sağında geçtiğimiz sezon olduğu gibi yine Adem Alkaşi görev alıyor. Adem Elazığspor’un en istikrarlı oyuncularının başında geliyor. Her ne kadar savruk bir görüntü çizse de Adem için savunma hattının en güvenilir halkası diyebiliriz. Bu sezon da hırsı ve mücadelesiyle Elazığspor takımının en güvendiği isimlerden birisi. Adem’in gerisinde ise geçtiğimiz sezonu Tavşanlı formasıyla tamamlayan gurbetçi oyuncu Deniz Aslan bulunuyor.
 
Savunmanın solu geçen sezon baş ağrıtan bölgelerden birisi olmuştu ve bir türlü istikrar yakalanamamıştı. Görünen o ki bu sezon da farklı olmayacak. Galatasaray’dan transfer edilen ve Galatasaray dönemi boyunca takımdan ayrı salonda çalışmalarıyla hatırladığımız Çağlar Birinci tam olarak hazır bulunmamış olmalı ki Sollied tarafından Özgür Özkaya tercihi yapıldı. Özgür de pek hazır bir görüntü çizmedi doğrusu Akhisar karşısında. Bakalım kendisinde ısrar mı edilecek yoksa Çağlar’a forma teslim mi edilecek bekleyip göreceğiz…
 
Geçtiğimiz sezon Sane öncesi ve Sane sonrası diye adlandırabiliriz Elazığspor merkez orta sahasını. Sezona Bülent Ertuğrul ve Sezer Badur gibi oyuncularla başlayan Elazığspor bir türlü başarı yakalayamamıştı. Devre arası takıma dahil olan Tidiane Sane, Ivan Sezar’la iyi bir ikili oluşturmuş, hem savunma hem de hücumda takıma vites arttırmıştı.
Bu sezon ise farklı bir diziliş göze çarpıyor. Geçtiğimiz sezonki 4-2-3-1 dizilişinin yerini bu sezon 4-3-2-1 gibi bir formasyona bırakacak gibi. Sane ise buradaki pozisyonunda kilit rolde. Ofansa biraz daha yakın görüyoruz kendisini. Bu bölgedeki diğer oyuncularsa tecrübeli oyuncu Mehmet Nas ve Alper Kalemci. Mehmet Nas yıllardır süper ligde takip ettiğimiz oyunculardan birisi. Yetenekli bir oyuncu olduğu söylenemez Mehmet için. Bunu kendisi de kabul ediyor zaten ama mücadele ve hırs konusunda ligdeki ilk bir kaç isimden biridir. Milli takımın alt yaş kategorilerinde yer alan Alper ise Sollied’in prenslerinden birisi. Geçtiğimiz sezon sadece 45 dakika oynama şansı yakalayan Alper’i bu sezon biraz daha ön planda görmemiz muhtemel. Yalnız bu bölgede Elazığspor uzun lig maratonunda sıkıntı yaşayacak gibi görünüyor.
 
Elazığspor’un kanatları takımın en alternatifli ve zengin bölgeleri olarak dikkat çekiyor. Sol kanatta Marvin Zeegelaar ve Aydın Karabulut, sağ kanatta ise Serdar Gürler ve Serdar Özkan ilk opsiyonlar olarak görülüyor. Aynı zamanda bu oyuncuların zaman zaman yer değiştirdiklerine şahit oluyoruz. Teker teker değerlendirecek olursak; Serdar Gürler Elazığspor’un en dikkat çeken oyuncularından birisi olmuştu geçtiğimiz sezon. Transfer döneminde de adı büyük takımlarla telaffuz edilmiş fakat Elazığspor yönetiminin kapıyı yüksek fiyattan açması oyuncunun transferine mani olmuştu.
Serdar Özkan Türk futbolunun yıllardır filizlenmesini beklediği oyunculardan biriydi ama O da ilk tercihini futboldan yana kullanmayınca akıntıya kapılanlardan oldu. Belki hala bir şans var ama tren kaçmış da olabilir…
Aydın Karabulut da Serdar Özkan’la aynı kaderi paylaşanlardan biriydi. Alt liglerde geçen yılların ardından Elazığspor’da buldu kendini. Bu sezon Aydın için seviyeyi yükseltme sezonu. Aynı katkıyı verebilirse hem kendisi hem de takımı adına süper ligde kritik kabul edilen 2.sezonlarında oldukça önem teşkil ediyor…
Geçtiğimiz sezona savunmanın solunda başlayan, ilerleyen dönemlerde sol açıkta görev alan Zeegelaar, gerek gördüğü kartlar gerekse yaşadığı sakatlıklar sebebiyle katkı verememişti. Hazırlık döneminde gelen bilgiler ise oyuncunun bu sezona gayet verimli hazırladığı yönünde. İlk hafta lisans problemi yaşayan Zeegelaar’ın Perşembe günü itibariyle hala bu sorunu çözülebilmiş değil. Muhtemelen Zeegelaar Karabükspor’a karşı da sahadaki yerini alamayacak. Sol kanatta formaya aday diğer isimler ise genç oyuncu Onur Ayık ve Volkan Yılmaz…
 
Geçen sezonun en verimli isimlerinden birisi de Köksal Yedek’ti. Fuleli deparları, her iki ayağıyla çektiği etkili sutlar ve attığı birbirinden güzel gollerle dikkat çekmişti. Bizde bıraktığı intiba böyle bir yeteneğin geç keşfedildiği şeklindeydi. Bu sezona ise Sollied’in tam olarak tanımadığı isimlerden birisi olarak girdi. Akhisar karşısında da ancak son dakikalarda sans bulabilmişti. Umarız ki Sollied bu hafta da kendisini gözardı etmeye devam eder.
 
Elazığspor bu sezona da santrafor bölgesinde derin tereddütlerle giriyor. Sinan Kaloğlu’nun da ayrılmasının ardından bilhassa yerli forvet ihtiyacı doğmustu. Bu boşluğu dolduramadılar fakat Yousouf Hadji ve son olarak Look Moore transferleri gerçekleşti. Her iki ismin de beklentileri karşılayacak hedef santrafor oldukları şüpheli. Zaten kariyerlerine baktığımızda golcü kimliği ile anılan isimler olmadıkları ortada. Ayrıca forvette görev alan Alberg’in de bu bölgedeki ihtiyaçları karşılayacak oyuncu olmadığı net şekilde görüldü. Yeni transferlerden Luke Moore’un Karabükspor karşılaşmasına yetişmeyeceği açıklanmıştı. Karabükspor karşısında Solied’in forvetteki tercihinin Youssouf Hadji olması bekleniyor…
 
Toparlayacak olursak; Hemen hemen tüm hatlarında yeni bir oluşum içerisinde olan, oyuncuların adaptasyonu tamamlanamamış, teknik direktörlerinin futbolcularını tam olarak tanıyamadığı bir Elazığspor karşısına çıkıyoruz. Doğal olarak bu durum bizim arayıp da bulamadığımız bir fırsat. Kendi sahasında, kamuoyu tarafından zor bir sezonun beklediği, sponsorunu kaybetmiş ve maddi sıkıntıları olduğu belirtilen Elazığspor, taraftarı önünde mutlak galibiyet parolasıyla bu maça çıkacaktır.
Kasımpaşa karşılaşmasından çok farklı bir maç olacağı kesin. O maçtaki orta saha serbestliğini bulamayabiliriz. Yine de lige hazır bir görüntüde olan Karabükspor’un bu şekilde yakaladığı Elazığspor’u yenmesi beklentimiz. En azından deplasmanda yenilmemesi istikrar anlamında değerli olacaktır…
Kendi oyun karakterini sahaya yansıtabilen ve bunu alışkanlık haline getiren bir Karabükspor görmek dileğiyle. Her zaman olduğu gibi iyi oyun, 3 puan diyelim…
 
 
 
                                                                  
 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder