12 Ağustos 2012 Pazar

Süper Kupa Galatasaray'ın


Geçtiğimiz yıl seyrettiğim 4  Fenerbahçe-Galatasaray derbisindede gözüme çarpan Galatasaray'ın önde bastığı,Fenerbahçenin en kuvvetli yanı olan pas trafiğini engellediği bir oyun sistemiydi.
Arena stadındaki ilk maç Galatasaray'ın bariz üstünlüğü şeklinde geçmiş,farklı bir galibiyet elde edilmişti.Kadıköy'deki rövanşta ise Fenerbahçe 2-0 öne geçmiş fakat Galatasaray geri dönüş yapmış maçı 2-2 ye getirmişti.Hatta şans yanında olsa maçtan galip ayrılması içten bile değildi.
Play Off serisinde ise Arena'da oynanan,baştan sona Galatasaray'ın üstünlüğü ile geçen maçta Volkan'ın müthiş performansı ile yakalanan pozisyonların golle sonuçlanınca 2-1 lik Fenerbahçe galibiyeti gelmişti.
Son hafta oynanan maç ise Fenerbahçe'nin baskısı şeklinde geçmiş Galatasaray savunması sayesinde beraberlikle ayrılarak şampiyonluğunu ilan etmişti

Bu maçları hatırlatmamın sebebi son 10 yılda Fenerbahçe'nin bariz üstünlüğü şeklinde geçen dönemde oynanan maçlara bakıldığında Fenerbahçeli futbolcuların inanılmaz bir özgüvenle çıktığı çok rahat belli oluyordu.Fakat geçtiğimiz yıl bir dönemin sona erdiğini söylemek istiyorum.Galatasaraylı oyuncuların Fenerbahçe maçlarına özgüven olarak daha önde başladığı net şekilde görülüyor.Aynı zamanda bu taraftarlarada yansımış durumda.

Süper Kupa maçına geçmek gerekirse maç aynı yukarıda anlattığım gibi Galatasaray'lı oyuncuların  Fenerbahçe'nin savunmadan çıkarken yaptığı presle pas yapmasını engelleyecek şekilde başladı.Belli ki Fatih Terim oyuncularına Kadıköy'deki Vaslui maçını dikkatli şekilde izlettirmiş.
Önde baskı,rakibin en büyük kozu olan pas alışverişini tıkama.Geçtiğimiz sezon bu tür baskıları Emre ile kırmaya çalışan Fenerbahçe bu sezon Mehmet Topal ve Cristian gibi tamamlayıcı oyuncularla sıkıntı yaşayacak gibi.
Bu yazıyı yazdığım sırada TV'de Aykut Kocaman'ın maç sonu değerlendirmesi vardı.Hepimizin bildiği rakibin 10 kişi kaldığını,golü bulduklarını fakat bu fırsatı değerlendiremediklerini açıkladı.Bunlar her maç olabilecek şeyler fakat ileriye top taşıyabilecek,oradaki baskıyı kırabilecek oyuncu eksikliği basbas bağırıyor.

Galatasaray'a gelirsek bildiğimiz oyununu oynadıkları söylenemez fakat rakibi ısıran,tedirginlik veren taraf kendileriydi.Özellikle Emre Çolak ve Ebue en dikkat çeken isimlerdi.Şahsen Emre Çolak'ın bu fizik durumuyla çok fazla ileri gidebileceğini düşünmüyordum.Her geçen sene kendisini geliştiriyor ve bu handikapını gideriyor.İlerleyen yıllarda milli düzeyde çok katkı sağlayabileceğini düşünüyorum.
Hamit Altıntop'un ne kadar iyi bir futbolcu olduğu hepimizin malumu.Yalnız Galatasaray'da bu şekilde oynamaya devam ederse Fenerbahçe'deki Mehmet Topal gibi sonu pek iyi görünmüyor.Tabii ki peşin hüküm vermek iyi değil ama şu an görünen bu.

Maçın hakemi Cüneyt Çakır'a değinmek gerekirse yardımcıları ile birlikte çok iyi bir Avrupa Şampiyonası geçirdi.Göğsümüzü kabarttı.Yalnız bu hakem nedendir bilinmez Türkiye liginde farklı bir performans sergiliyor.İzlediğim bir çok maçında enterasan kararları ve maç sonu en fazla kendisinden bahsedilmesiyle hatırlanıyor.Bu maçtada her iki tarafında hoşuna gitmeyecek kararlar verdi.Yarın gazeteleri açtığımızda yine kendisi ile ilgili bir çok haber okuyacağımızı düşünüyorum.

Sezona başlarken Galatasaray'ın Melo ve Burak gibi oyuncularıda kadroya dahil olacağını varsayarsak lige Süper Kupa morali ile başlayacağını söyleyebiliriz.
Fenerbahçe ise elindeki Krasiç,Sow,Stoch gibi ilk 11'e dahi giremeyen yıldızlarını rotasyon içerisinde en akıllı şekilde kullanabileceği sistemi oturtmak zorunda...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder